20 Kasım 2007 Salı

1849 SOKAK

Mustafa EKİYORUM

Benim Sokağım 1849 sokak veya eski adı ile Hürriyet Mahallesi Zübeyde Hanım Caddesinden başlayıp, Karşıyaka Lisesini geçtikten sonra demiryoluna kadar uzanan Sokaktır. Sonra 1980 ‘li yıllarda uzadı benim Sokağım. Zübeyde Hanım caddesindeki Celal’lerin Apartmanı yıkılınca bizim sokağımız da Girne Caddesine kadar uzadı ve adı da Şehit İbrahim Er Sokağı oldu.
Ben, 1949 yılında 1849 sokak No;5’te dünyaya gelmişim, Adım Mustafa Ekiyorum, bir başka adım simitçi Mustafa, bir başka adım da Mayk, bana takılan adların 3’ünü de çok seviyorum.
Kendimi, 1849 sokağın yani mahallemizin süper delikanlısı olarak görüyorum. Çünkü mahallede benim girmediğim ev tanımadığım hiç kimse yok çünkü sokak sokak gevrek satan ben, kapı kapı damacana ile su taşıyan ben,İş Bankası’nın önünde sakız satan ben, Mahallemizdeki herkesin Pazar filelerini, sepetlerini evlerine kadar taşıyıveren ben, at arabalarının evlerin kapı önlerine yıkıverdiği linyit kömürleri veya odunları evlerin içindeki kömürlüklere, komşulara yardım olsun diye taşıyan yine ben, işte onun için kendime süper delikanlı diyorum. Onun için ben herkesi tanırdım, herkes de beni tanırdı diyorum. İşte Onun için mahallenin sevgilisi idim, sevileni sayılanı idim. Diyorum.
Eğer istesem şu anda, 1849 sokakta oturanları, mahalle muhtarı gibi tek tek kapı numaraları ile kim nerede otururdu ? kaç kişiydiler? Ne iş yaparlardı? Hatta şimdi neredeler, çocukları ne oldu?, ne iş yapar hepsini yazarım ve….Bu bildiklerimin hiç birinin de unutulmasına kıyamam…Ama.. ben şimdi bana ayrılan bu sayfada bir adım öne çıkanlardan söz ederek tanıtmaya çalışayım 1960’lı yılların 1849 sokağını…
Önce; bizim sokak, sokak değil , bulvardı. Nergis’ten, Şemikler’den, Örnekköy’den, Çiğli’den, Menemen’den gelen bütün lise öğrencileri 1849 sokağı kullanırdı. O zamanlar Karşıyaka Pazarı Alaybey Tansaş’ın olduğu yerde kurulduğu için, Menemen yönünden gelen tüm pazarcıların da yolu mutlaka 1849 sokaktan geçerdi
Sokağın başındaki evde Nuriye hanım teyze otururdu. Kapısının önünde şiltesi hiç eksik olmazdı. Nerede ise bütün gün orada oturur, gelene geçene laf yetiştirirdi. Onların bitişiğindeki ev ise Postacı Hasan amcanın (Balıkçı) evi idi. Eşi Feride abla idi. 2 çocukları vardı. Uğur Abla ve Süleyman, özellikle burada Uğur abladan uzun uzun söz etmek isterim. Çünkü O benim hayatıma yön veren insan . Beni elimden tutup ilk okula yazdırmakla başlayan yardım elini üniversiteye yazılana kadar hiç bırakmadı. Şimdi düşünüyorum da Doçent doktor Leyla Uğur Güreşçi olmasa idi. Sanırım ben de olmazdım. Artık O’nu kaybettim. Nur içinde yat iyilik meleğim…
Nur ablamın bir de kardeşi çilli Süleyman vardı. Çocukluk yıllarında başlayan haylazlığı, yaşamı boyunca sürdü. Benim çevremde yaşamı onun kadar inişli çıkışlı kimseyi tanımıyorum.
Bizim evimizin kapı numarası 5’ti. Sokaktaki evlerin belki en virane olanı idi. 70 Cm’lik kerpiç duvarların üstündeki çatı ortadaki direkle ayakta dururdu. Tabanı topraktı, kış boyunca çatısı akardı, elektriği, suyu yoktu. Tam bir bağ evi idi. Babam Mehmet Sadık kapının önündeki dut ağacının altındaki tezgahında ayakkabı tamiri yapardı. Annem Fikret Hanımın bütün uğraşı 4 çocuğu yani bizlerdik. Ablam Behiye, Ben, kardeşlerim Peyman ve Ahmet. Ailemiz bu kadar da değildi. Ölen Amcamın eşi 3 çocuğu da birlikte aynı evi Uzun yıllar paylaştığımız kişilerdi. Evimizin önündeki Dut ağaçlarının altına Mahalleli , Mehmet ağabeyin Kahvesi derdi. Her akşamüstü böreğini boğaçasını alan bizim kapının önünde idi. Akşamları mahalleli akın akın Altınuç sinemasına giderken ben sokak ışıklarının altında veya gaz lambası ışığında ders çalışıp, sabahın köründe gevrek satmaya başlayarak bitirdim liseyi… Hatta çok iyi hatırlıyorum 1960 ihtilalinde sokağa çıkma yasağı olduğu halde O sabah Karşıyaka sokaklarında simit satan tek kişi bendim…
Karşımızda oturan İftadiye Büyükçamlar ile Oğulları Terzi Adnan ile Komiser Mehmet ağabeyi çok severdim. Mehmet ağabey lisede Yuttaşlık bilgisi derslerine girer hafta sonları da çevreye geziler düzenlerdi. Her geziye beni de götürürdü… Üstelik gezi otobüsleri benim gevrekler bitmeden kalkmazdı..
Bir başka komşumuz da Çolak Mustafa amca ile eşi sağır Fatma abla idi.2 oğullarından önder’i fazla içkiden kaybettiler. Diğer oğulları Özden ise Almanya’ya gitti. Mustafa amcanın çarşıda PTT’nin yanında lokantası vardı. Buz da satardı. Bitişiğindeki oyuncakçı dükkanındaki oyuncakların yarıdan fazlası
tahtadan yapılmış oyuncaklardı. Tam karşısında da Helvacı Güzeli Naciye’nin dükkanı vardı.
Mahallenin en güzel evi, 12 kapı numaralı Nalbantgillerin evi idi. Matbaacı Bedri bey ile eşi Fehime (Pınarbaşı’lı) İzmir’in yerlisi idi. Evin bütün merdivenleri mermerdi. Geniş bahçesine her yıl baharda mevsim çiçekleri dikilirdi. Bahçedeki havuza herkes gıpta ile bakardı. Kızları İpek, İnci ve Bilge çok talihsiz insanlarmış üçü de eşlerini genç yaşta kaybettiler…Hatta birinin eşi İngilizce öğretmeni Çubi’nin oğlu Önder Arval’dı….
Komşularımızdan biri de Yamanlar Gazozlarını yapan Sıtkı ağabeylerdi. Yanlarında 6 yıl çalışmıştım.
17 Kapı numaralı evde oturan matbaacı Ahmet ağabey ile eşi Kemale hanım çok şanslı kişilermiş çünkü o yıllarda Spor-Toto’dan yüklü bir para çıkınca Alsancak’a taşınmışlardı.
Sokaktan Liseye doğru giderken sol tarafta bir çıkmaz sokak vardı. Sol taraftaki ilk evde herkesin yardımına koşan Albay Arif Falay’ın evi vardı.Eşi ve kızları Neşe ve Şule çok sevdiğimiz insanlardı. Onların bitişiğindeki bahçe 1849 sokakta yaşayan bütün çocukların Mayıs aylarında uğrak yeri idi. O sokakta yaşayıp da O ağaçlara çıkıp badem yemeyeni düşünemiyorum. Biraz ileride çok sert bir yapısı olan yalın ayak Mustafa amca ile eşi Makbule teyzelerin evi vardı. Gülseren ve Güler ablaların bahçesini hayvanat bahçesine benzetirdik. İnek, tavuk,hindi. Eşek, at ne arasan vardı. Yaşamları çok zordu. Mahalleli sütünü onlardan alırdı. Artık oradan sonrası tabakların çukur bahçesi idi. Yüzlerce Mandalin ağacı Mayıs ayında Mahalleyi kokusuyla cennete çevirirdi.
Ben şimdi bunları yazmıyorum; 1849 sokakta yaşadığım hayatımı bir kez daha yaşıyorum. Dut ağaçlarının arasındaki evlerinde Bulgaryalı Gülsüm Hanım, kızı Türkan abla..onların kiracısı ayakkabıcı Şevki amca; Oğlu Ersan takside şoförlük yapan, Nazlı hanımı; Her zaman bir sürü kiracısı olan Fatma Vidinli ve çocukları; 22 numaralı evde oturan, uzun süre evlenmedikleri için “Kızlar “denen Nermin,Nesrin,Bilgin ve erkek kardeşleri Engin ağabeyi; akrabaları, Hamit bey ile Naciye hanımın çocukları Şansay,Biral,Şenay,Gül ve Amerika’ya gidip bir daha dönmeyen havacı oğulları Şenol’u; Dondurmacı İbrahim amcayı; Sokakta 2 apartmanları olan Nuh beyi genç eşi Huriye teyze çocukları; Zati,Sevin,Zafer,Levent’i; Mahallede özel arabası olan tek kişi olan Nuhbey amcanın kiracısı tornacı Hulusi beyi; Yine Nuhbey amcanın kiracısı olan elinden akordeonu düşmeyen Akbank müdürü Kemal Beyi; Bakkal Ahmet amca ile, Fikret bakkalı; Aralıkta oturan Rodoslu Hesna Hanımı; Karşıyaka Lisesinde İngilizce öğretmeni olan Saime Hanım ile çocukları Füsun,Nuri ve Kadir’i; Bütün mahalle çocukları eriklerine musallat olunca bahçesinde tüfekle gezen maliyeci Mustafa Amcayı; Zeytinlikte kurulan voleybol sahasında yapılan iddalı voleybol maçlarını, bir film şeridi gibi geçiriyorum gözlerimin önünden….
Canım Uğur Ablamın simit satarken, paraları tanımıyorum diye, beni kandırmamaları için sabahın köründe arkamdan dolaşmasını; Erzurum Atatürk Üniversitesi İngiliz filolojisini kazanınca rahmetli Şakir Lale, Saim Rüzğar ve Mehmet Teke ile 3 gün 4 gece süren tren yolculumuzu; 125 lira ile gittiğim Erzurum’dan yaptığım ayakkabı boyacılığı sayesinde 175 lira ile döndüğümü; Uğur ablam beni Ege Üniversitesi Fen Fakültesi Botanik bölümüne aldırınca, hayatımın değiştiğini; Eczacılık okumaya başladıktan sonra akşamları Karşıyaka’ya dönerken, Telgraf Gazetesi satan meşhur Hasan’ın her akşam karnını doyurup, çişini yaptırmadan eve dönmeyişimi; Soğukkuyu’daki kahvelerdeki ramazan eğlenceleri ve fasılları; Nane şekeri satan gözleri görmeyen Mehmet amcanın Türk Sanat Müziği parçalarına kendinden geçercesine tempo tutuşunu; Çukur bahçede saklambaç oynarken zeytin ağacının kovuğunda bulduğum 55 tane yumurtayı pazar yerinde sattığımı… Şimdi yani 40 yıl sonra ne zaman karşılaşsak Cengiz’in benden yumurtaların parasını isteyişini… ; Altınuç sinemasından gece yarısı yaşlı gözlerle dönen sinema severleri Ve…Ve…
Yaz akşamlarının kapı önü sohbetlerini, cebindeki 1 lirayı bile seve seve komşusu ile paylaşan sevecen komşularımızı, en küçük şeyden bile mutluluk çıkarmayı bilen, güzel insanları… yaşadıkça unutmayacağım.1849 sokaklı olmaktan gurur duyuyorum.. Orası benim Hayatım… Hoşçakalın…

11 yorum:

hg dedi ki...

Sayin Mustafa Ekiyorum
Abi 1849 sokagi oyle guzel yazmissinizki ,cok cok tesekkur ederim ben o sakaktan taniginiz birinin ogluyum ve yazinizi Amerikadan rastgele buldum ve cok duygulandim. hasanguresci@hotmail benim yazisma adresim yazarsaniz sevinirim.

Adsız dedi ki...

En erken ilk hatıramın geçtiği, ve çocukken doyamadığım bu sokakla ilgili izlenim ve hatıraları paylaştığınız için teşekkürler. Rahmetli annemi de (Uğur) bilahare anmış olduğunuz için ayrıca teşekkürler. Saygılar, Oltaç

Adsız dedi ki...

merhaba oltaç abi sen dr uğur leylanın oğlusun değilmi? ben annenin isim kızı leyla yigitege007@hotmail.com bana ulaşabilirsen çok sevinirim.

Adsız dedi ki...

Merhume Leyla Hocam'ın öğrencilerinden biriyim. O'nun sesi hala kulaklarımdadır. Allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun...
Op.Dr. Can Terzier

Kemal dedi ki...

Sayın Mustafa Bey,
Yazdığınız bu güzel 1849 Sokak tarihini okurken isimlerini bildiğim, çok uzaklarda kalan anıları yaşattığınız için çok teşekkürler. Ben sizden epey sonra 1968 yılında 7 yaşında bu mahalleye taşınmıştık. Yazmış olduğunuz isimleri hatırlattığınız için çok teşekkürler. Çocukluğumun engüzel günlerimi bu mahallede geçti.

Adsız dedi ki...

Merhaba
Benim ve kardeşimin de çocukluğu bu sokakta geçti yazınızı ağlayarak okudum.Bizde o sokakta kızlar diye anılan Nesrin-Zerrin-Bilgin ablanın yanındaki evde oturuyorduk.Rahmetli babam İlhan İyikavak Kemeraltında çalışıyordu.Bize o günleri tekrar yaşattığınız için çok teşekkür ederim...Elinize yüreğinize sağlık...
Canan-Can İYİKAVAK

ŞG dedi ki...

Kızların bitişiğindeki evi satın alıp 1970 yılında taşınan ve daha sonra Zübeyde Hanım caddesindeki sinemada Taşsan karo atölyesini açan Nuri Camkıranlar'ın damadıyım. Kardeşiniz Ahmet bizleri daha iyi tanır. Aynı zamanda rahmetli Arif Albayın evinin karşısındaki iki katlı evde de halamlar oturuyordu. Sizin yazınızı okuma şansını elde eden pek çok kişi eminim ki, çocukluk ve gençlik anılarını yaşama mutluluğunu elde ederken yitirdiklerinin üzüntüsüyle duygulanmışlardır (tıpkı bende olduğu gibi). Sokak yine aynı sokak ama sadece adıyla. Evler çoktan yok oldular, sizin-bizim gibi hayatta olanlar da şehrin çeşitli yerlerinde yaşam kavgasına devam ediyorlar. Ancak o günleri böyle güzel satırlarla geri getiren sizi kutluyorum. Her ne kadar mahalleliden eksikler olsa da; o günleri tekrar yaşattığınız için teşekkürler ediyorum. Şeref Gencel

Erdal Önal dedi ki...

Bir arkadaşım " Eski Karşıyaka fotoğrafları sayfasına koymuş bu yazıyı, Bakın orada ne yorumlar yapılmış bu yazı için.TC Kerim Nadir Yalın Mustafa abicim ben Nadir.Kardeşin Ahmet'in arkadaşı.Fatma Vidinli'nin kiracılarından.Çok uzun yıllar oldu görüşmeyeli.Bu internet sayfasında okudum.Görüşmek isterim.Saygılar sunarım...
25 Eylül 2010, 21:22 · Beğen · 1
Önder Uğurtaş
Önder Uğurtaş TC Gülsen Lale Tatlı abla bu yazıyı mutlaka oku 3 kez okudum çok güzel birçok ismi tanıdım sen okursan daha çoklarını tanırsın şakir lale dedem cahit lalenin yeğeninden bahsediyor
8 Ocak 2016, 12:49 · Beğen · 1
TC Gülsen Lale Tatlı
TC Gülsen Lale Tatlı Ondercim mustafanin kardesi peyman ortaokul arkadasim kardesi ahmet alaybey sb den musterim annesi fikret te ulviye teyzenin kizkardesi omurun de teyzesi
8 Ocak 2016, 13:05 · Beğen · 2
TC Gülsen Lale Tatlı
TC Gülsen Lale Tatlı Anlattigi sokak ta sogukkuyu eski ferah yazlik sinemanin karsisi erkek lisesine giden yol sakir lale de aslinda bickin bir delikanli idi a omru vefa etmedi erken gitti allah hep gidenlere rahmet eylesin
8 Ocak 2016, 13:07 · Beğen · 2
Ecmel Çakır Tatlı
Ecmel Çakır Tatlı TC Önder Uğurtaş Mustafa bey ömür egenin kuzenleri
8 Ocak 2016, 13:08 · Beğen · 1
TC Gülsen Lale Tatlı
TC Gülsen Lale Tatlı Yazdim ecmelcim
8 Ocak 2016, 13:08 · Beğen · 1
TC Gülsen Lale Tatlı
TC Gülsen Lale Tatlı Romantik eczaci mi oldunuz simdi ben peymanla ortaokulda okudum sakir lale rahmetli amcamin oglu ve kuzenin omur de esimin halasinin torunu
8 Ocak 2016, 13:14 · Beğen · 1
TC Gülsen Lale Tatlı
TC Gülsen Lale Tatlı Ne guzel anlatmissiniz
8 Ocak 2016, 13:15 · Beğen · 1
Ömür Ege
Ömür Ege Mustafa ekiyorum benim teyze oğlu olur şimdiki yerine tirnaklarinin ucuyla ve iradesiyle gelmiştir Teyzem ve enistem gibi eşsiz bir anneye ve babaya sahip olmasida önemlidir
8 Ocak 2016, 13:54 · Beğen · 2
Önder Uğurtaş
Önder Uğurtaş vallahi de nerden nereye ömür ablaşakir abiden sana ulaştık akraban çıktı tanışıp konuşmak isterim kendisiyle
8 Ocak 2016, 14:15 · Beğen · 1
Ömür Ege
Ömür Ege Benim hic kardesim olmadı bu sebepten teyzemle rın evine gitmeyi ve orda yapmayı çok severdim sabah kahvaltısında çocuklar beraber olmaya bayilirdim çünkü istahsiz ve çok zayıf bir cocuktum hele teyzemin etli nohutunu ve koftesine bayilirdim akşamda altinuc sinemasına giderdik o ev çok kalabalikti Nuran Teyzem ve Nevzat dayimda öksüz oldukları için orada yapıyorlardı benim onlarla cok mutlu günlerim olmuştur
8 Ocak 2016, 15:13 · Beğen · 3
Nurten İkier
Nurten İkier Merhaba Mustafa bey ;öncelikle çocukluk ve gençlik anılarınızı çok güzel dile getirmişsiniz büyük bir zevkle eşime okudugumda hemen sizin yabancı olmadıgınızı bana vurguladıktan sonra ben de sizi tanıdım.Sizin de bizleri çok iyi tanıyacağınıza eminim.1874 sokak köşesindeki Eczacı Erol Şenarısoyun arkadaşı karşı dükkandan Faruk Bey.Sizi tebrik ediyor sevgi ve selamlarımı gönderiyorum.
9 Ocak 2016, 01:23 · Beğen · 1
Şafak Tuncer
Şafak Tuncer Mustafa kardesim.Yazinizi gecmisi yasayarak,buyuk bir zevkle okudum.Sizi tekrar tekrar tebrik ediyorum.Bir tasvir ancak bu kadar guzel ve yalin anlatilir.Ben de 1948 dogumlu ve genclik yillari o civarlarda gecmis bi kisi olarak,okudukca kendimi zaman t...Daha Fazlasını Gör
16 Ocak 2016, 18:05 · Beğen · 3
Vehbi Mogol
Vehbi Mogol 1849 Sokak - Foto: Erdal Önal
Otomatik alternatif metin yok.
17 Ocak 2016, 12:47 · Beğen · 17

Erdal Önal dedi ki...

Yorumlar devam ediyor;
Alaattin Songür; Vayy, simitci Mustafa abimizinde Semiklerle ilgisi varmis. Bu toplantimizda gercelestiremesekte, Subat ayi "MUTAT TOPLANTISINA" davet edebiliriz. Benim tanidigim Mustafa abi de gelir.
18 Ocak 2016, 00:52 · Beğen

Serıf Kanturk
Serıf Kanturk Ne mutlu bana mayk benim arkadaşım uzun zaman dir gorusmesekte
20 Ocak 2016, 14:11 · Beğen

TC Yasar Saim Aslan
TC Yasar Saim Aslan yazınızı heyecanla okudum Vehbi Bey. 1960 dan sonrasında anılarım canlandı. ortak tanıdıklara nasıl ulaşırızın ilk basamağında belki gazozlarını sattığınız Sıtkı ağabeyin soy adını acıklamanızla başlayabilriz.
21 Ocak 2016, 00:11 · Beğen · 1

Atilla Erten
Atilla Erten Ağzına , aklına sağlık Mustafa Ekiyorum kardeşim. Bu ne güzel anlatım,bizlere çocukluğumuzu yeniden yaşattın. Hepimizin yüreğine bu ilerlemiş yaşlarımızda yaşama sevinci EKTİN..Sağ ol,var ol..
21 Ocak 2016, 11:47 · Beğen · 3

Canan Alatli
Canan Alatli Benim ve kardeşimin çocukluğu bu sokakta geçti Zerrin-Nesrin-Bilgin(Kızlar) ablaların yanında ki ev de oturuyorduk.Rahmetli babam İlhan İyikavak Kemeraltı esnafıydı...Yazıyı ağlayarak okudum çocukluğumun en güzel günleri bu sokakta geçti. Elinize ve yüreğinize sağlık Mustafa Ekiyorum...Size de yayınladığınız için çok teşekkür ederim Vehbi Mogol .
9 Şubat 2016, 13:18 · Beğen · 2

Ffigen Altınezer
Ffigen Altınezer
10 Şubat 2016, 22:31 · Beğen

Erdal Önal
Erdal Önal Sevgili Canan 1849 Sokakta oturduğunuz evin sahibi, annem Sulhiye Önal'dı... Ben de oğlu Erdal Önal'ım..Mutluluk dileklerimle...
17 Şubat 2016, 10:28 · Beğen · 2

Canan Alatli
Canan Alatli İlgi gösterip verdiğiniz cevap için ben teşekkür ederim Erdal Bey...Sevgiler selamlar
21 Şubat 2016, 15:30 · Düzenlendi · Beğen

Ali Erdoğan
Ali Erdoğan Ekiyorum ne güzel hayat hikayesi anlatmışsın, biz garıbanların hayatları hep birbirine benzerdi, şükür şu an hepimiz en iyi şeyler yapıp en iyi şekilde yaşıyoruz, allah saglık ve mutlulugumuzu bozmasın.......
21 Şubat 2016, 14:35 · Beğen · 2

Banu Gürsaler Syvertsen
Banu Gürsaler Syvertsen Tanımadığım sokaklar ama çok tanıdık insanlar, eski Karşiyaka Sağolunuz, ne iyi etmissiniz yazmakla Mustafa Ekliyorum Bey
22 Şubat 2016, 00:53 · Beğen · 2

Zeynep Erdinç
Zeynep Erdinç şahane. masal gibi okudum ama bir o kadar da gerçek olduğunu biliyorum. bir daha hiç bir zaman yaşayamayacağımız duygular ne yazık ki.
22 Şubat 2016, 10:46 · Beğen · 1

Ertuğrul Hasırcıoğlu
Ertuğrul Hasırcıoğlu Mustafa abi, abi diyorum çünkü mahallemizde bir gün büyük olana bile abi demeyi öğretmişlerdi... İçim sevinç ve hüzünle doldu elinize sağlık en derin sevgi ve saygılarımla :)
22 Şubat 2016, 22:52 · Beğen · 3

TC Nurhan Kandemirer Tırmıkçıoğlu
TC Nurhan Kandemirer Tırmıkçıoğlu biz de erkek lisesine gelmeden bahar apatmanın bulunduğu dört yol ağzında yeşil köşkün çaprazında oturduk.... yazınınızı bir solukta duygulanarak okudum...eski karşıyakanın çok güzel resmini yapmışsınız...yüreğinize ,kaleminize sağlık Mustafa bey....
23 Şubat 2016, 11:48 · Beğen · 2

Cavidan Tetik
Cavidan Tetik Canım dayım ne güzel yazmışsın eline yüreğine sağlık
25 Şubat 2016, 16:42 · Beğen

Tahire Payziner
Tahire Payziner Meşhur yoğurtcu mustafa coşsardenızın cocukları suat coserdenız ve kızı süreyya payziner eran payziner i hatırlarmısınız. ali kaygan eşi sabire cocukları levent ve bülent.bilirmiydiniz.. bende payziner lerden bir parçasıyım. ağabeyim cumhur payziner.
25 Şubat 2016, 17:38 · Beğen · 1

TC Halime Buruş
TC Halime Buruş Abicim ne güzel anlatmışsın ,yüreğine sağlık .������
26 Şubat 2016, 18:14 · Beğen

TC Fikret Akbaş
TC Fikret Akbaş Ben de 1958-1966 yılları arasında 1849 sokağı kesen Karşıyaka Erkek Lisesi girişinden geçen ve Çocuk Yuvası sonunda sonlanan ve şimdiki adı Yaşar Aksoy olan 1850 sokakta oturdum. Evimiz, Karşıyaka Erkek Lisesine 100 m. uzaklıkta , bir kaç ay önce yıkıl...Daha Fazlasını Gör
29 Şubat 2016, 12:52 · Düzenlendi · Beğen · 2

Peyman Can
Peyman Can Çok güzel.Dolu dolu yazmışsın
13 saat · Beğen

TC Muserref Abay
TC Muserref Abay Yazinizda bahsettiğiniz bilgin benim sınıf arkadaşım
10 saat · Beğen

Adsız dedi ki...
Bu yorum bir blog yöneticisi tarafından silindi.
Erdal Önal dedi ki...

TC Leyla Cönturan Mustafa Ekiyorum. Şahane bir anlatım..herkesi bir bir hatırlayıp isimleri ile kaleme almak muhteşem. Sizden bir de 74- 75 yılı Ege Üniversitesi Fen Fakültesi M.Ö.T.B.E hatıralarınızı dinlesek diyorum. Benim için ilkler çok değerlidir. .
Güliz Taşkın Tuğcu MÜTHİŞ BİR ANLATIM FİLİM ŞERİDİ GİBİ O GÜNLER GEÇTİ GÖZLERİMİN ÖNÜNDEN HER MAHALLENİN AĞABEY ABLA VE SÜPERMENLERİ MUTLAKA OLURDU ZOR GÜNLERİN KOMŞULUKLARI MUTLULUK PAYLAŞIMLARI. EVİNDE HASTASI OLANI KOMŞUSU '' HADİ SEN BİRAZ DİNLEN BEN İLGİLENİP BEKLEYEYİM'' DİYE YARDIM EDENLER. ÇOK MUTLU GÜNLERMİŞ. EVET BELKİ PARAMIZ AZDI AMA HUZUR, SEVGİ,SAMİMİYET ÇOK ÖNEMLİ DETAYLARDİ HER ZAMAN İZMİRLİ HELEDE BİR KARŞIYAKALI OLMAKTAN ONUR VE KIVANÇ DUYMUŞUMDUR TÜM ARKADAŞLARA SAĞLIK DOLU GÜNLER DİLİYORUM
Siren Budur Ben de 1850 sokaktanım...
Yunus Serdar Aklaf Siren Hm 1872 de oturdunuz mu
Mehmet Ali Sarızeybek Mustafa kardeşim beni çok duygulandırdın. Çok mutlu ettin. Sen her zaman sevdiğim ve değer verdiğim kardeşimsin hep te öyle kalacaksın canımsın seni hasretle ve sevgiyle öpüyorum canım kardeşim.
TC Neslihan Teoman Ben niye o tüfeği hiç görmedim acaba?
Selma Aydingoz Mustafa,bu yaziyla beni taa lise yillarima geri goturdu.Her ne kadar benim mahallem 1849 sokaga cok uzaksa da esim Mustafa'yi tanidiktan sonra yani 1965 li yillardan sonra sikca gidip geldigim ve komsuluk iliskilerini yakindan tanidigim bir sokakti.1856 sokak ta 1849 u dik keserdi.Mustafa'dan erik calarken kendilerini silahla kovalayan maliyeci Mustafanin hikayelerini cok dinledim,rahmetliyle hastaligi sirasinda tanistim ,esi vekizi ile hala gorusuruz,ayni sokaktan Aytul Vidinli sinif arladasimdi daha sonra da ayni sokatan Zati ile evlendi.Butun bunlari okurken heyecanlandim nerede ise mustafacigimin sayfasinda paylasacaktim bos bulunup,keske sag olsaydi da bu anilari okusaydi,ekleyecek cok seyi olurdu sanirim.Nur icinde yatsin tum o cevrenin gocmusleri.Kalanlara saglik ve huzurlar olsunTC Semra Er Beni çocukluğuma götürünüz film şeridi gibi geçti gözümün önünden bizimde sokağımız 1848 sokak Mustafa amcanın yanındaki tarlayı dikerdi oraları aşağı yukarı bütün tarlaları desem yeridir rahmetli babam çakal Hüseyin nurlar içinde yatsınlar. 😓
TC Neslihan Teoman Babam aksi bir Giritliydi ama merhametli bir adamdı, ben bile annem gözcülük yapar ben erik çalardım ama titizliğinden su yolu bozulmasın diye ve erikler ilaçlıyken yiyene zarar gelmesin diye izin vermezdi. Sonrasında küfeyle dağittırırdı. Tıpkı Münir Özkulun kirazlı bahçesindeki gibi ;) Benden büyük kuzenim abime de sordum şehir efsanesi o dedi. Ama Maliyeci Mustafa geliyor dendi mi mahallenin uyumayan bütün çocukları uyurdu ;)
TC Çiğdem Doğrul Altuniğne İngilizce hocası Saime hanımların yanın daki evde dedemler ve dayım otururdu Akbanklı akerdeon çalan Kemal amca babamın yakın arkadaşıydı .Beni çocukluğuma o yıllara götürdünüz akıcı anlatımlarınızla teşekkürler.
• Didem Angı Güloğlu TC Neslihan Teoman ablacım ekran fotoğrafını aldım tam sana gönderecektim ki senin okuyup yorum yazdığını farkettim ayy Mustafa amcacım ya yattığı yer nur olsun
TCarmağan Aksoy Karşıyaka hakkında yazılmış çok güzel bir yazı bir karsiyakali olarak tşk ederim
TC Emine Füsun Uman merhaba ben Saime hanimin kizi Füsun. Ben de ingilizce öğr.yim Çok guzrl anlatmişsiniz hayatimizi. Birkac unutulan kişiyi de ben ekleyeyim . bizim eve bitisik kunduraci Suleyman amca Melek teyze kizlari Sebgi Sevinç abla, Kösede Kamile hanim teyze.husnü amca oğullari Aydan güzel kızlari Halime abla. zköseyi fönünce SağlikçiHayri amca.oglu Uğur abi, kizi İnci.